Sevgili Uğurkan Erez, Türkiye’de moda, defileler ve sahne sanatları dendiğinde akla gelen ilk isimlerden, marka olmuş birisiniz. Başarınızın sırları nelerdir? Yurt içinde ve yurtdışında pek çok organizasyon düzenliyorsunuz, televizyon programlarında sizi izliyoruz, ajansınız var ve bolca da toplantı…bakın yazarken bile oldukça uzun olan bir mesleki yoğunluğunuz var, bu gücü nasıl buluyorsunuz?
Öncelikle nezaketiniz için teşekkür ederim. Ben başarının sırrını mesleğime aşık olmama bağlıyorum. Mesleğimi öyle çok seviyorum ki bıkmadan, usanmadan çalışabilirim…

Harika. Şu anda üzerinde çalıştığınız projeler nelerdir?
Şu an bir tv kanalı ile sürpriz bir proje hazırlıyoruz. Bunun dışında İFW (İstanbul Fashion Week) yapıldı ve diğer defilelerimiz de tam gaz devam ediyor.

Ajansınızda ne tür çalışmalar yapılıyor, kimleri kabul ediyorsunuz?
Uğurkan Erez modellik ajansı dışında, butik bir cast departmanımız da var. Ajans kadrosu için ilk tercih sebebimiz eğitim… Eğitim benim için çok önemli bir konu. Bunun dışında belli fiziki kriterlerimiz de var tabii…

Mutluluk reçeteleriniz var mıdır? İstanbul’da veya dünyada nerelere gitmeyi seversiniz?
Öncelikle her ne reçete uygularsak uygulayalım hayat mutluluk dışında mutsuzluklarla da dolu. Bence en gü- zel reçete ise bu hayatta her şeyin insanlar için olduğunu bilip ona göre hareket etmek… Ben Türkiye’de yer ayıramam, güzel vatanımın gerçekten her köşesi cennet… Dünyada ise Paris ve Brüksel favori şehirlerim arasında…

Doğaya dönük biri misiniz?
Oldukça… Doğaya da hayvanlara da ayrı bir düşkünlüğüm var.

Türkiye Kanserle Savaş Vakfı’nın dergisiyiz biliyorsunuz. Ve size de geçmişte kanser teşhisi konmuştu. Neler yaşadınız bu süreçte nasıl tedavi oldunuz?Dergimiz okurlarıyla paylaşır mısınız?
Ket etmek…Tabii benim için de ailem için de zor bir süreçti… Arkadaşlarım ve ailem beni bir dakika bile yalnız bırakmadılar… Moralimi hiç bozmadım ve motivasyonumu kaybetmedim. Doktorlarımın lafından çıkmadım ve erken teşhis ile de bu hastalığı atlattım. Tüm bu hastalık başına gelmiş insanlara Allah’tan şifa diliyorum ve moralin en önemli değer olduğunu unutmamalarını bir kez daha hatırlatmak istiyorum.

Hayata pozitif yaklaşmak her zaman önemlidir elbet ama hastalıklarla baş etmemizde de etkili midir sizce? Siz kanser tedaviniz sürerken nelerle uğraştınız, hobileriniz, ilgi alanlarınız nelerdi?
Pozitif bakış açısına sahip olmak çok ama çok önemli özellikle de hastalık sürecinde. Ben günlük yaşamımdan çok ayrılmamaya çalıştım. Zaman zaman kendimi motive edemediğim noktalar tabii oldu ama kimseden kaçmadım, kendimi saklamadım ve sevdiklerimin bana yardım etmesine izin verdim. Bol ve uzun yürüyüşler yaptım. Konserlere gittim sosyal aktivitelerimi ihmal etmedim. Hastalığımla ilgili bilinçlenmek için akademik kitaplar okudum. Doktorlarım çok sağ olsunlar gereken her şeyi benim için yaptılar ama insanın kendini tedavi etmesi de çok önemli.

Nasıl besleniyorsunuz ve mesela sağlıklı yaşamak için neler yaparsınız?
Ben diyetisyenime teslim ettim kendimi. Kilo problemi yaşamadan sağlıklı beslenme ve vücudu içerden sağlıklı hale getirmek çok önemli. Ben bol sebze tüketmeye özen gösteriyorum.

Son olarak kanser tedavisi gören, görmüş olan kişilere ve yakınlarına tavsiyeleriniz nelerdir?
Bir kere en önemli olan şey moral… Hayatın devam ettiği gerçeğini unutmamak ve önlemleri almak koşulu ile önüne bakmak…

Çok teşekkür ederiz.
Sevgilerimle…